
Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, Amerikan-İngiliz saldırıları nedeniyle Husi cephaneliğinin dörtte birinin yok edildiği iddialarına tepki gösterdi. El-Husi, Amerikan-İngiliz saldırganlığının askeri yeteneklerini etkilemeyeceğini ve bunun sadece bir yanılsama ve medya propagandası olduğunu belirtti. Ayrıca, Kızıldeniz’deki eylemlerini sürdüreceklerini ve Amerikan ve İngiliz gemilerinin de operasyonlara dahil olacağını söyledi. El-Husi ayrıca, Amerikalıların bölgeye gelmek zorunda olduğunu düşünüyorsa, Filistin halkının yanında durmaya hakları olup olmadığını sordu. Wall Street Journal gazetesi ise ismi verilmeyen bir Pentagon yetkilisine dayandırdığı haberinde, Yemen’e düzenlenen saldırılarda Husilerin askeri cephanesinin dörtte birinin yok edildiğini yazmıştı. Husiler, son olarak ABD ve İngiltere’nin Yemen’e yönelik hava saldırılarını duyurmuştu. İran’ın desteklediği Husiler, İsrail’in Gazze’deki saldırılarına tepki olarak ticari gemilere el koymaya ve saldırılar düzenlemeye başlamıştı. Bu süreçte ABD güçleri, Yemen’den atılan füzeleri ve kamikaze dronları engellediğini belirtti. Husilerin eylemleri, Kızıldeniz’deki deniz ticaretini tehlikeye soktu ve birçok gemicilik şirketi seferlerini durdurma kararı aldı. Bu durum üzerine ABD, Husi güçlere karşı uluslararası bir deniz görev gücü oluşturulduğunu açıkladı. Son olarak Husilere ait sürat tekneleri ABD helikopterleri tarafından ateş altına alındı ve Husiler, İsrail’e destek olduğu gerekçesiyle ABD’ye ait bir gemiyi hedef aldıklarını duyurdu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Husilerin Kızıldeniz’deki saldırılarını sonlandırma talebini kabul etti. Süveyş Kanalı üzerinden yapılan küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12’si tehlikeye girmiştir.