
Almanya, Türklere ve ülkede yaşayan diğer yabancılara genişletilen yeni bir çifte vatandaşlık yasasıyla çığır açan bir adım attı. Onaylanan yasa, Alman vatandaşı olma sürecini basitleştirerek, ikamet şartını sadece 5 yıla indiriyor. Ayrıca, menşe ülke vatandaşlığından çıkma şartı da kaldırılmıştır.
Federal Alman Parlamentosu, vatandaşlık alma sürecini kolaylaştırmak ve çifte vatandaşlığa olanak tanımak amacıyla tasarlanan “Vatandaşlık Yasasının Modernizasyonu” adlı yasa tasarısına onay verdi. Önerilen değişiklikler, ikamet süresinin 8 yıldan 5 yıla indirilmesiyle, Alman vatandaşı olmayı hedefleyenler için daha kapsayıcı bir ortam sağlamayı amaçlamaktadır. Özellikle, entegrasyon konusunda başarılı olan kişiler, sadece 3 yıl sonra Alman vatandaşlığına başvurabileceklerdir.
Tasarının, çeşitli eyaletlerden temsilcilerden oluşan Federal Konsey’de görüşülerek onaylanması planlanmaktadır ve 2 Şubat’ta gündeme geleceği tahmin edilmektedir. Onaylandıktan sonra, yasa bir sonraki aşamaya geçecek ve Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in onayını alarak Resmi Gazete’de yayınlanacaktır. Hazırlık ve uygulama sürecinin birkaç ay sürmesi beklenmektedir ve vatandaşlık prosedürleri üzerinde önemli bir etkisi olacaktır.
Vatandaşlık yasası reformu, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) arasındaki koalisyon anlaşmasının bir parçasıdır. Önerilen değişiklikler, sadece vatandaşlık alma sürecini hızlandırmakla kalmaz, aynı zamanda bireylerin birden fazla vatandaşlığa sahip olmalarına da izin vermektedir. Bu gelişme, özellikle Almanya’daki Türk toplumu arasında büyük bir yankı uyandırmıştır.
Tasarı, vatandaşlık başvurusunda bulunanlar için önemli bir şart getirmektedir: Almanya’nın anayasasında belirtilen özgür ve demokratik temel değerlere bağlılıklarını beyan etmeleri gerekmektedir. Bu beyan, Almanya’nın demokratik değerleri koruma taahhüdüyle uyumlu olarak, anti-Semitizm ve ırkçılık gibi insanlık dışı eylemleri açıkça kınamaktadır.
Önerilen yasaya göre, vatandaşlık vermekle sorumlu makamlar artık anti-Semitik, ırkçı veya insanlık dışı nedenlere dayanan herhangi bir cezai mahkumiyet hakkında bilgi alabilecektir. Ayrıca, çok eşli evlilikler veya bir bireyin cinsiyet eşitliği ilkesine uymaması durumunda vatandaşlık başvuruları reddedilebilecektir.
Almanya’nın vatandaşlık yasalarında gerçekleştirdiği bu ilerici değişiklikler, kapsayıcılığı ve çeşitliliği teşvik etme yolunda önemli bir adım olarak kabul edilmektedir. Türk toplumu da diğerleri gibi, çifte vatandaşlık sürecine olumlu etkisini sabırsızlıkla beklemektedir.