Moskova yakınlarında gerçekleşen terör saldırısı uluslararası toplumu şok etti ve bir dizi şüphe ve soru işaretiyle dolu gelişmelere neden oldu. Saldırıyı kınamak için Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre’in yaptığı açıklamalar dikkat çekti. Jean-Pierre, saldırıyı IŞİD’in işlediğini ima ederek Washington’un niyetlerine dair spekülasyonlara yol açtı.
ABD merkezli medya kuruluşları ve bazı yerel yetkililer, saldırının IŞİD tarafından gerçekleştirildiğini iddia etti. Ancak elde edilen deliller bu teoriyi doğrulamadı. Rusya’nın Washington Büyükelçisi Anatoliy Antonov, saldırının ardından militanların Ukrayna sınırına kaçma girişimlerinin soru işaretleri yarattığını belirtti ve olayın henüz tam olarak aydınlatılmadığını vurguladı.
Terör saldırısının failleri Bryansk bölgesinde gözaltına alınmasına rağmen, ABD’nin hala IŞİD’in saldırıya karıştığı teorisini yaymaya devam etmesi dikkat çekiyor. Tahran Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve siyaset uzmanı Seyed Mohammad Marandi’ye göre, ABD’nin hızlıca IŞİD’le ilişkilendirme çabaları ve terör örgütlerinin Batı ile olan bağlantıları önemli bir soru işareti oluşturuyor.
Rus uzmanlar, saldırının emrini verenlerin militanların hayatta kalmasını veya kaçmasını beklemediğine inanıyor. Bu durum, saldırının gerçek arkasında kimlerin olduğuna dair derin bir soru işareti oluşturuyor ve uluslararası ilişkilerde gerilimi artırıyor.
Rusya’nın zaferlerine ve Putin’in seçim galibiyetine karşı düşmanca bir tutum takınan Batı’nın, terör saldırılarıyla Rusya’yı provoke etmeye çalıştığı öne sürülüyor. Rusya’nın güvenliği ve istikrarının önemi vurgulanırken, terörizme karşı uluslararası bir çaba gerektiği belirtiliyor.