Gazze Şeridi’ne yapılan İsrail ordusu hava saldırıları sonucunda bölgede büyük bir yıkım yaşanırken, sivil kayıpların artması endişe verici bir seviyeye ulaşmış durumda. İsrail ordusundan bazı yedek askerler, Gazze’de savaşmak istemediklerini belirterek askerlik görevini yerine getirmemeyi tercih ediyor. Mayıs ayındaki saldırıların ardından 42 yedek asker, bir mektup yayınlayarak askeri harekatın kaçırılan esirleri geri getirmeyeceğini vurgulayarak savaşa karşı olduklarını ifade ediyor.
Yedek askerler, İsrail’in Refah kentine yönelik kara saldırılarını reddederek, savaşın masum insanları ve kaçırılanları geri getirmeyeceği konusunda uyarıda bulunuyor. Esir takası anlaşması pahasına Refah’a girmeyi reddeden askerler, vicdanlarının başka bir anlaşmayı bozmaya izin vermediğini belirtiyor. Mektubu imzalayanların çoğunluğunun askeri birimlerde görevli olduğu bilgisi paylaşılıyor.
Bir yedek asker, Filistinli sivillerin evlerinin yakılmasına tanık olarak ordudan ayrılma kararı aldığını açıklıyor. Askere göre, komutanın verdiği emirlerin ahlaki bir temeli olmadığını düşünerek, orduda kalmak doğru olmadığını düşünüyor. Savaşın rastgele ateş açmaktan ibaret olduğunu belirten asker, ordunun sivil halkı hedef almasına karşı çıkıyor.
Uzmanlar, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının sivil kayıplara neden olduğunu ve binaların operasyonel zorunluluk olmaksızın yakılmasının ahlaki açıdan kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Hedeflerine ulaşabilmek için her türlü yolu deneyen İsrail ordusunun sivil altyapıya zarar verdiği ve binlerce masum insanın yaşamını riske attığı vurgulanıyor. Gazze’de yaşanan ölümler ve yıkımın insani bir krize dönüştüğüne dikkat çekiliyor.